Isıtma – Soğutma – İklimlendirme

Soğutma ve iklimlendirme

Ortam ısısının uygunluğu kişinin rahat ve konforlu hissetmesini sağlar. İklimlendirme; sıcaklığın, nemin ve hava sirkülasyonunun ortamın kullanım amacına en uygun şekilde uyarlanmasıyla sağlanmalıdır. Dolayısıyla bir ofis binasının iklimlendirme ihtiyacı, bir hastanenin veya bir fabrika binasının iklimlendirme ihtiyacından farklıdır.

Yüksek performans sağlamanın ve rahat hissetmenin en önemli şartı ortam ısısının uygunluğudur. Sıcaklık, nem oranı ve hava sirkülasyonu odanın kullanım amacına uygun olmalıdır. Dolayısıyla bir işmerkezinin havalandırma ihtiyacı, bir hastanenin veya bir fabrika binasının havalandırma ihtiyacından farklıdır.

Her alan için akıllı soğutma tekniği

Değişik soğutucular kullanılıyorsa verimli soğutma sağlayabilmek için teknik ve malzeme kriterleri yükselir. İster endüstride proses soğutması, ister gıdaları korumada ya da buz pateni pisti için olsun yüksek teknolojili klima soğutma pompaları bu tür özel ihtiyaçları karşılayabilir. Çok çeşitli uygulama alanları için işlevsellik ve yüksek enerji tasarrufu garanti eder.

[FinalTilesGallery id=”1″]

Havalandırma ;
Dikkat edilirse insan ömrünün büyük çoğunluğunun ( ev, ofis, fabrika, alışveriş merkezleri, sağlıklı yaşam birimleri,toplu ulaşım araçları ..vs.) kapalı hacimlerde geçtiği görülür. Bu hacimlerde ve birimlerde konfor şartlarının sağlanmasıve korunması için yapılacak en akıllı işlem havalandırmadır.Özellikle tozsuz, kokusuz ve yüksek oksijenli bir solunum havası sağlanmasının en pratik çözümü havalandırma yapılmasıdır. Uygulanabilecek diğer sistemler ( oksijen enjeksiyonu gibi ) yüksek maliyetli ve komplikedir. Buna karşılık tam bir havalandırma da sağlanamaz. Havalandırma en basit ifade ile, kullanılmış havanın, yeni ve temiz hava ile değiştirilmesi olarak ifade edilebilir. Ancak,kısmen tanımlanan amaca hizmet etse dahi ;

  • Yaşanılan birimin kapı-pencerelerinin açılması,
  • Vantilatörler ile içeriye temiz hava basılması,
  • Aspiratörler ile içerideki kirli havanın dışarıya atılmaya çalışılması havalandırma olarak algılanmamalıdır.

    Kirli havanın kontrolsüz olarak egzost edilmesi veya temiz havanın kontrolsüz olarak içeriye basılması, beraberinde başka ciddi sorunlar yaratabilir. Gerçek bir havalandırmadanbahsedilebilmesi için, aspiratörün ve vantilatörün birlikte kullanıldığı sistemler kurulmalıdır. Havalandırılan hacimdeki basınç kontrol edilmeli, içeriden dışarıya veya dışarıdan içeriye kontrolsüz hava akımları-kaçakları önlenmeli, ısıkayıp ve kazançlarına izin verilmemelidir.

 

Neden Havalandırma ?
Kapalı hacimlerdeki hava kullanıldıkça yandaki doğal karışım oranlarını kaybeder ve canlılar için taşıdığı konfor şartlarından uzaklaşır. Böyle durumlarda ; Sıcaklığın artmasıile terleme, düşmesi ile üşüme, nemin artması ile ciltsolunumunun yavaşlaması, nemin azalması ile cilt kuruluğu, oksijen oranının azalması ile nefes alma zorluğu ve benzer sorunlar yaşanmaya başlar.

İhtiyaç duyulan oksijen normal solunum hızı ile sağlanamadığı için solunum ve kandolaşımı hızlanır, kan basıncı yükselir, baş ağrısı ve yorgunluk arazları başlar. Bu olgular, solunan havanın içindeki oksijen oranının % 21 in altına düşmesininsonucudur.

Çözüm ise, ortamdaki havanın oksijen oranının tekrar % 21 seviyesine yükseltilmesidir.Kapalı hacimlerdeki oksijen oranının doğal koşullardaolması gereken seviyede tutulmasını sağlamanın en kolay yolu havalandırma yapılmasıdır.

Kullanım sonucu oksijen oranı azalmış ve kirlenmiş ( halı-elbise tüyü, parfüm-ter kokusu ..vs.) hava atmosfere atılır, yerine dışarıdan, yüksek oksijenli ve kirlenmemiş ( gerekli filtre sistemlerinden geçirilerek ) taze hava alınır. İnsan sağlığının veverimliliğinin en önemli koşullarından birisi budur

Temiz Hava İhtiyacı ;
Yapılan araştırmalar sonucu konfor şartları net olaraktanımlanmış ve yayımlanmıştır. Isıtma-soğutma-klima vehavalandırma uygulamalarının dizayn ve tesisi, bu verilerkullanılarak kolayca ve güvenli olarak yapılabilir.

Havalandırma ve insan sağlığı – verimliliği yönündenbakıldığında en önemli unsur, içerideki oksijen seviyesininkorunmasıdır. Bunun tespiti için mekandaki oksijen tüketen kaynakların ( insan-makine-motor-ocak..vs.) miktar ve pozisyonlarının bilinmesi gerekir.
İnsanlar, bünyesel özellikleri yanında ;
-Yaptıkları işin cinsine ( çalışma – uyuma – oturma ..vs.),
-İş yapış şekillerine ( oturarak veya ayakta ),
-Yaptıkları işin zorluğuna (ofis işi – berberlik – tornacılık),
-Yapılan işin temposuna ( hızlı – yavaş – orta ..vs.)

gibi parametrelere bağlı olarak farklı miktarlarda oksijen tüketirler. Bu miktarlar Tablo 1 de verilmiştir. Havalandırma yapılacak hacmin temiz hava ihtiyacının tespiti için, hacimdebulunacak insan sayısının bilinmesi ve her insan için gerekli temiz hava ihtiyacının tablo 1 den alınması yeterlidir.

İç hava kalitesi olarak ta tanımlanabilecek konfor şartlarısağlanmasının en basit yolunun havalandırma olduğu,bunun da dışarıdan temiz hava alınarak yapıldığı durumda, çok önemli diğer bir konuda hassas olunması gerekir.

Bu kavram dış hava kalitesi olarak tanımlanabilir. Mesela kömürdumanı – tozu ve kokusu dolu bir taze hava ile yapılacakhavalandırmanın faydadan ziyade zarar getireceği ortadadır.Yüksek oranlı bir iç hava ( IAQ )kalitesine, havalandırma yolu ile ulaşmanın ilk kuralının , yüksek oranlı kaliteyesahip ( OAQ ) bir dış hava kullanımı ile mümkün olacağıbilindiğine göre, özellikle evsel veya endüstriyel bacalar ileatılan gazlar konusunda hassas olunması gerekmektedir.

Main Menu